Cumhuriyetimizin 100’ncü yılı kutlamaları için Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı, Şehitler Abidesi’nin çevre düzenleme uygulaması çalışmalarına yalar öncesinden başladı. Çalışmalar kapsamında 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü’ne hazırlıklar da tamamlan. Şehitler Abidesi’nin ve çevresinde bulunan sanatsal ve tarihi objelerin varlığını sürdürebilmek ve silüetini artırmak, mekanların birbirleriyle olan mekânsal organizasyonu sağlamak, Şehitliğimize gelen yerli ve yabancı turistlerin ziyaretlerini yapabilmeleri amacıyla çeşitli düzenlemeler yapıldı. Yapılan düzenlemelerin en başında Şehitler Abidesi’nin zemin ve alt yapısında izolasyon işlemleri yapılarak, anıtın sürdürülebilirliği artırılmıştır.
HEYKEL VE RÖLYEFLERİN RESTORASYONU TAMAMLANDI
Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir yapılan çalışmalar hakkında; “Vatan ve Millî Mücadele Anıt Rölyefi’nde restorasyon ve rölyef duvarının yenilenmesi çalışmaları tamamlanmıştır. Atatürk Heykeli, Mustafa Kemal Çanakkale’de Heykeli ve Yaralı Asker Heykeli’nin de restorasyonu da tamamlanarak ziyaretçiler için hazır hale getirildi. Şehitler Abidesi ile Vatan ve Millî Mücadele Anıt Rölyefi-Atatürk Heykeli arasında “Kurtuluş Yolu” yeni mekânsal düzenlemede yer aldı. Yolun oluşturulması ile Abide ile Mustafa Kemal Atatürk ve Çanakkale Şehitleri arasında direkt bağlantı kurulması sağlandı. Yolun oluşması ile ziyaretçilerin Çanakkale Ruhu’nu daha iyi hissedebilecek ve Şehitler Abidesi mekanını daha işlevsel kullanabilecekler” bilgisini verdi.
KURTULUŞ YOLU MEKÂNSAL DÜZENLEMESİ YAPILDI
Yapılan tüm çalışmalarda tarihi dokuyu ve doğayı korumak için çok dikkatli hareket edildiğini ifade eden Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir; “Kurtuluş Yolu’nun merkezinde ise Mehmet Akif Ersoy’un “Çanakkale Şehitlerine” adlı şiirinin dizelerine ve şehitlerimizle ilgili olarak Bakara Suresi ve Hadis-i Şerif metinlerini içeren mermer kitabe yer alıyor. Kurtuluş Yolu’nun oluşması ile de Türk Bayrakları’nın konumları ve hizalaması uygun hale getirildi. Tören alanında bulunan eski döşeme desenleri kaldırılarak, mevcut zemin döşemesi devam ettirildi. Tören alanı böylelikle daha sade bir görünüme sahip olmuş ve çevresinde bulunan sanatsal ve tarihi yapıları ortaya çıkartıldı” dedi.
2000 GÜL, 1500 TAFLAN VE 7000 ŞAKAYIK ÇİÇEĞİ DİKİLDİ
Şehitler Abidesine gelecek ziyaretçilerin hayran kalacağını ifade eden Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir; “Şehitler Abidesi siluetini artırmak amacıyla yeşil alanlar oluşturulmuş ve bu alanda Abide’yi vurgulayan ve onun önüne geçmeyen bitkilere yer verildi. Millî Mücadele’nin başlangıcı olarak Çanakkale Savaşı’nın merkez olarak kabul edilmesi sebebi ile tüm yapısal ve bitkisel tasarımlarda bu vurgulandı. Şehitler Abidesi önü alanda İslam ve Türk Bahçe Sanatı’nda yeri olan 2000 adet Gül, 1500 adet Taflan ve kırmızı renkte 7000 adet Şakayık çiçeği dikildi. Şehitler Abidesi çevre düzenlemesinde kullanılan tüm bitkiler Çanakkale iklimine uyumlu, su isteği az olan herdem yeşil ağaç ve çalı türleri ile çiçekli bitkiler tercih edildi. Çiçekli bitki seçiminde Türk Bayrağını simgeleme amacıyla kırmızı ve beyaz renkli çiçekler kullanıldı” dedi.
SEYİR TERASLARI VE DİNLENME ALANLARI OLUŞTURULDU
Şehitler Abidesi’nin tarihi dokusu ve eşsiz manzarasından ziyaretçilerin faydalanabilmesi için seyir terasları oluşturulduğunu belirten Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir; “Şehitler Abidesi’ne gelen yerli ve yabancı turistlerin ziyaretlerini ve anma eylemlerini yapabilmeleri, dinlenme ihtiyaçlarını giderebilmeleri, Çanakkale Boğazı ile Ege Denizi’nin birleştiği eşsiz manzarayı seyredebilmeleri amacıyla seyir terasları, dinlenme alanları oluşturuldu. Şehitler Abidesi’nde bulunan Şehitlerimizin kabrinin cennet bahçelerinden biri olduğu anlayışı ile yapılan Türk Bahçesi’nde de çeşitli düzenlemeler yapıldı. Bu alanda kâinatı simgeleyen sekizgen ayaklı, beş taksimatlı Osmanlı kemeri altında Şehitlerimizi simgeleyen enveriye ile sekiz ay-yıldız kaide yenilendi. Türk Bahçesi’nde çeşitli renklerde lale, sümbül ve iris çiçekleri ekimi yapıldı. Tüm düzenlemeler kapsamında altyapı çalışmaları (drenaj, elektrik, tesisat ve yangın hattı) tamamlandı. Yangın hidrantlarına yer verilmesi ile olası orman yangını durumunda acil müdahalede bulunulabilecek” dedi.
10 BİN METREKARE YEŞİL ALAN YARATILDI
Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir; “Cumhuriyet’in 100’ncü yıldönümü kapsamında yapılan çalışmalarda; Şehitler Abidesi ve çevresinde bulunan diğer mekanların yürüyüş yolları tamamlandı. Düzenlemelerde engellilere yönelik erişebilirliği sağlayan çalışmalar da bu uygulamada yer aldı. Mekanların bahçelerinde ve yakın çevrelerinde bitkisel peyzaj alanları oluşturuldu. Toplamda 10.000 m² yeşil alana yer verildi. Bitkisel tasarımlarda kullanılan diğer bitki türleri; servi, erguvan, manolya, ladin, ardıç, porsuk, taflan, lavanta, lavantin, gaura, kamelya, açelya, şakayık, lale, sümbül, iristir. Yaklaşık olarak 60 adet ağaç, 8000 adet çalı dikimi tamamlandı. Ayrıca sembolik mezarlıklarda da çeşitli düzenlemelere yer verildi. Mezarlar içerisine Türk Bayrağı’nın rengini simgeleyen 7.000 adet kırmızı ve beyaz renklerde Şakayık çiçeği dikildi. Şehitler Abidesi tören alanı önü, temsili mezarlar ve yürüyüş yollarında, seyir teraslarında toplamda 20.000 adet şakayık çiçeği dikildi” dedi.
SEDDÜLBAHİR KALESİ 18 MART’TA ZİYARETÇİLERE AÇILACAK
Çanakkale Boğazı’nın girişini savunmak amacıyla Anadolu yakasındaki Kumkale ile birlikte 1659 yılında IV. Mehmet’in annesi, Hatice Turhan Sultan tarafından inşa ettirilen Seddülbahir Kalesi'nin restorasyonu tamamlandı ve 18 Mart'ta açılacak. Seddülbahir Kalesi'nin Boğazın hemen girişinde yer alan tarihi bir mekan olduğunu belirten Kaşdemir, şöyle konuştu: “Çanakkale Savaşları'nda büyük kahramanlıklara sahne olmuş bir kale. Büyük hatıraları içinde barındıran tarihin ecdadımızın bize emanet olan önemli bir yapının restorasyon çalışmaları tamamlandı. Bu tarihi mekanı inşallah bir tarihi zafer günümüz olan 18 Mart Deniz Zaferi gününde hep birlikte hizmete açacağız. Seddülbahir Kalesi uzun yıllar tarihe tanıklık etmiş, Çanakkale Boğazı'nda muhafızlık yapmış, hem Çanakkale Boğazı'nın hem de İstanbul'un güvenliğinde çok önemli ve etkin rol oynamış bir tarihi mekan. Çanakkale Savaşları sırasında da gerçekten büyük muharebelere sahne olmuş ve destan yazan kahraman Mehmetçiği de bağrında barındırmış ve Çanakkale'nin ilk şehitlerini verdiğimiz yer olarak tarihe geçmiştir. Bizim için çok kıymetli bir yapıdır. Türk tarihinin simge yapılarından birisidir.”
Kaşdemir kalenin, 17. yüzyılda, bir kadın sultan tarafından inşa ettirilmesi bakımından da farklı bir özelliğe sahip olduğunu hatırlatarak şöyle devam etti: “Hatice Turhan Sultan tarafından yaptırılan bir savunma yapısı olması da bu kalenin özelliğini daha da arttırmakta. Çünkü Türk tarihinde ender görülen konulardan birisidir. Bir hanımefendi, bir kadın bir savunma yapısına banilik yapmış. Yani bir savunma yapısı yaptırmış. Dolayısıyla Seddülbahir Kalesi bu yönüyle de tarihi önemini ortaya koymaktadır.”
Restorasyonun sonuna gelindiğini belirten İsmail Kaşdemir, şöyle devam etti: “2015 yılından beri devam eden bir restorasyon süreci. Özellikle restorasyonu yapan kişiler çok etkin ve çok kıymetli insanlar. Çalışmış olduğumuz yetkililer, bilim kurulumuz, danışmanlarımız çok yetkin ve Türkiye'de söz sahibi olan kişiler. Çok hummalı, çok titiz bir çalışma ortaya koyduk. 8 yıl süren, tabiri caizse zaman zaman iğneyle kuyu kazılan, zaman zaman bir taşı yerine koymak için defalarca toplantı yapılan bir restorasyon süreci yaşadık. Tarihi Alan Başkanlığı olarak mutluyuz ki bu işin sonunda bu kalenin gerçek yapısını ortaya çıkardık. Özgünlüğünü koruduk. Restorasyon açısından da hem Türkiye'de hem de dünyada örnek bir çalışma gerçekleştirdik.” Kaşdemir, 18 Mart'ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere devlet erkanının ve halkın katılımıyla tarihi mekanı açıp ziyaretçilere hizmet etmeye başlar hale getirmek istediklerini söyledi.
"BU MEKANLARI GELECEK KUŞAKLARA AKTARMAKLA MÜKELLEFİZ"
Kale sayesinde ziyaretçilerin Çanakkale ruhunu hissedeceğini aktaran Kaşdemir, sözlerini şöyle noktaladı: “Alan başkanlığı olarak Çanakkale ruhunun doğmuş olduğu bu tarihi mekanları, Çanakkale ruhunun en üst seviyede hissedildiği mekanları hem gelen ziyaretçimize anlatmak, tanıtmak hem de gelecek kuşaklara aktarmanın bilinci ve gayreti içerisindeyiz. Gelen ziyaretçi bir defa bu kaleler içerisinde bir tarihte yolculuk yapacak. Tarihte zaman tüneli içerisinde tabiri caizse bir yolculuk yapacak ve burada Çanakkale'nin fedakarlığını, o Çanakkale'nin kahramanlığını Çanakkale'nin büyüklüğünü daha iyi anlama imkanına sahip olacak.”
(Haber Merkezi)