POLİTİKA

Cumhur Ersümer Biga'da konuştu

Anavatan Partisi döneminde belediye başkanlığı, il, ilçe yöneticiliği yapan isimler her sene olduğu gibi gerçekleşen geleneksel iftar programında bir araya geldiler. İftara, Eski Başbakan Yardımcısı ve Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer de katıldı. Ersümer, iftar sonrasında güncel konulara ilişkin değerlendirmede bulundu.

Anavatan Partisi döneminde belediye başkanlığı, il, ilçe yöneticiliği yapan isimler her sene olduğu gibi gerçekleşen geleneksel iftar programında bir araya geldiler. İftara, Eski Başbakan Yardımcısı ve Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer de katıldı. Ersümer, iftar sonrasında güncel konulara ilişkin değerlendirmede bulundu.

Bu sene Biga’da gerçekleşen iftar yemeği programı Biga Anavatan Partisi Eski ilçe Başkanı Merhum İbrahim Aydın’ın kızı Meral Aydın ve Zekeriya Aydın ev sahipliğinde düzenlendi.

İftar programı sonrasında konuşan Eski Başbakan Yardımcısı ve Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer de katıldı. Ersümer, “ Yerel seçimlere gelince; öncelikle, seçime giren bütün siyasi partilere ve adaylara başarılar diliyoruz. Seçimde; ilimizi, ilçemizi, beldemizi yönetecek, belediye başkanlarımızı, meclis üyelerimizi, il genel meclis üyelerimizi seçeceğiz. Bu seçimde de biz öyle yapıyoruz, bütün vatandaşlarımızın da öyle yapacağını düşünüyoruz. Partizanlık yapmamış, belediye imkanlarını çarçur etmemiş, keyfine göre harcamamış arkadaşları destekleyeceğiz.

Parti ve adaylarla ilgili konuşmuyorum. Tabi böyle davranmayan belediye başkanlarını, zaten ne biz affederiz, ne vatandaş, ne de Allah affeder!

Ülkenin durumuna bakarsak, 89’dan daha vahim bir şekilde yönetiliyoruz. Patinaj yapan, zikzak yapan bir dış politikamız var. Türkiye’nin itibarı tartışılıyor. 9 bakan değiştirilen bir milli eğitimimiz var. Çocuklara kurban kesme ve mezarlık eğitimleri veren hale geldi. Bir türlü çözülemeyen, vatandaşı isyan ettiren hastanesi, eczanesi, ciddi sağlık problemleri ile boğuşan bir halde insanımız. Bir de dayanılmaz zamlarla yönetildiği zannedilen akaryakıta, elektriğe ve doğalgazın faturası vatandaşa çıkarılan beceriksiz enerji politikaları var. Şimdi seçimler nedeniyle vatandaşa yansıtılmayan zamların sonucunda BOTAŞ’ta ve ÜEAŞ’ta, yani Türkiye’ye gaz temin eden, elektrik üreten her iki dev şirketimiz de büyük zararda. Bu zararı da görev zararı kabul edilerek hazineye yükleniyor, neticede yine bize dönüp geliyor. Miktarı söylersem gerçekten şaşırtıcı. BOTAŞ’in görev zararı 75 milyar liraya ulaşmış, ÜEAŞ’ın görev zararı da 77 milyar liraya çıkmış. Hani bizden ikinci bir taşıt vergisi aldılar ya, oradan 30 milyar lira toplanmış, BOTAŞ’ın batırdığı paranın yarısına bile yatmıyor. Şimdi bu TPAO da aynı yolda gidiyor.

Çanakkale Köprüsü için 32 milyon 850 bin araçlık garanti verilmiş, beşte biri geçmiş, 6 milyon 200 bin araç geçmiş. Şirkete 11 milyar ödeme yapılmış. Şimdi Çanakkale’den biz de, iktidarımız döneminde köprü yapabilmek için çabaladık. O zaman Danıştay vardı, bunların hesabını soruyordu. Biz hesapladık kaç araç geçtiğini, gemilerle, motorlarla, sayılar belli hesaplanabilir, şimdi de hesaplarsınız. Nasıl oluyor da bu hesap yapılıyor ve 32 milyon garanti veriliyor. Bu yanlışı yapandan da bunun hesabının sorulması lazım. Bu milletin parasına puluna yazık. Her gün de zam yapılıyor.

Bütün bu şartları hep beraber görüyoruz. Vatandaşımız sandığa gidip oy verirken, bunları görmemezlikten mi gelecek? Bunları değerlendirmeyecek mi? Şimdiye kadar ifade etmeye çalıştığım konuların hiçbiri maalesef yönetimin umurunda değil” ifadelerini kullandı.

(Haber: Çiğdem Özden Demiray)