Aynalı Pazar Gazetesi'nde yer alan habere göre; 2015 yılı Nisan ayında Çanakkale’de 28 saat süren operasyonla başlayan FETÖ/PDY davası başlamıştı. Aralarında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin (ÇOMÜ) eski rektörü Sedat Laçiner ile çok sayıda işadamının da bulunduğu FETÖ/PDY davasında bugüne kadar 55 duruşma yapıldı. 6 yıl süren davada; Yahya Karadeniz, Hikmet Sezen, Hüseyin İşsever, Kadir Akbaş, Abdullah Büyükdağ Mustafa Çolak isimli şahıslar tutuklu yargılanmışlardı.
ÇANAKKALE İMAMI HALEN FİRARİ!
Çanakkale İmamı olarak adlandırılan ve halen firari bulunan Abdullah Ülker isimli şahıs ile toplam 4 firari sanığın, işadamlarının ve akademisyenlerinde bulunduğu 68 sanıklı davada finale gelindi. Çanakkale Cumhuriyet Savcılığı 6 yıldır devam eden ve 55 duruşma gerçekleşen dava ile ilgili olarak sanıklar hakkında mütalaasını hazırlayarak mahkeme heyetine verdi.
“TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYESİ OLMA SUÇUNDAN..”
Çanakkale Cumhuriyet Savcılığı; sanıklar E.D, H.Ö, E.A, M.A, B.A, E.K, H.H.M, O.G, C.H.E, S.E, H.S, A.E, İ.Ş, M.G, V.D, M.S VE A.Ö isimli 17 sanık hakkında FETÖ/PDY terör örgütüne üye olmak suçundan eylemlerine uyan TCK 314/2 ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 5 ile TCK’nın 53’ncü maddeleri uyarınca ayrı ayrı cezalandırılmalarını istedi. Savcılık ayrıca sanık M.G, V.D, M.S VE A.Ö hakkında etkin pişmanlık hükümlerine uyulmasına, sanık H.İ’nin TCK’nın 220/7 maddesi gereğince Terör Örgütüne Yardım suçundan ayrıca cezalandırılmasını talep etti.
“BYLOCK, BANK ASYA VE DİĞER DELİLLER BULUNAMADIĞINDAN..”
Savcılık ayrıca sanıklar içerisinde yer alan; M.Ö, Ç.A, S.A.K, L.K, K.M, A.F, H.A, M.H.E, H.Ç ve A.A.Ö hakkında silahlı terör örgütü üyesi olmak suçundan haklarında kamu davası açıldığını ancak, sanıkların savunmalarında suçlamaları kabul etmemeleri, sorgulama neticesinde söz konusu sanıkların ByLock isimli programda kayıtlarının bulunmadığı, Bank Asya’ya talimat üzerine para yatırma işlemine rastlanmadığı, dinlenen tanıkların ifadelerinin duyuma dayalı olduğu, doğrudan bilgi sahibi olmadıkları, örgütlü suçlar bilgi bankasında söz konusu sanıklar hakkında bilgiye rastlanmadığı, yapılan tüm araştırma ve ifadeler üzerine sanıkların terör örgütünün hiyerarşisi altına girdikleri, iltisak ve irtibat boyutunu aşar şekilde hareket ettiklerine dair somut ve inandırıcı delil bulunmadığından beraatlarını istedi.
“BANK ASYA’DA HESAPLARI BULUNUYOR OLSALARDA..”
68 sanık içerisinde yer alan çoğu işadamı S.A, A.S.E, R.B.Y, M.Ö, M.M, N.K, Ö.Ö, A.B ve E.E isimli 9 sanık hakkında savcılık mütalaasında; sanıkların suçlamaları kabul etmemeleri, sanıkların Bylock isimli programda kayıtlarının bulunmadığı, bir kısım sanıkların Bank Asya’da hesabı bulunuyor olsa da talimat üzerine para yatırma işlemine rastlanmadığı, tanıkların ifadelerinin duyuma dayalı olması doğrudan bilgiye sahip olmamaları, sanıkların terör örgütü hiyerarşisi altına girdiği, iltisak ve irtibat boyutunu aşar şekilde hareket ettiklerine dair somut ve inandırıcı delil bulunmadığından sanıkların ayrı ayrı beraatlarını istedi.
ÇAGİAD-ÇOMÜ BURS PROTOKOLÜNDEN GELEN PARALAR!
2015 yılında başlatılan soruşturmada en çok dikkat çeken konuların başında ÇAGİAD ve ÇOMÜ’ye bağlı Esbav isimli vakıf arasında yapılan Burs protokolü geliyordu. İddialara göre; ÇAGİAD ve ÇOMÜ’ye bağlı Esbav vakfı arasında yapılan protokolle maddi durumu iyi olmayan öğrencilere burs verilecekti. Fakat daha sonra burs almaya hak kazanan öğrencilerden bursların yattığı bankalara ait kartların alındığı, öğrencilerin hesaplarına yatırılan paralarında daha sonra bu kartlar aracılığı ile çekilerek sanki öğrencilere verilmiş gibi gösterildiği, bu şekilde geri alınan paralarında FETÖ/PDY terör örgütüne aktarıldığı iddia ediliyordu. Geçmiş duruşmalarda bazı öğrenciler de bu iddiaları doğrular ifadeler verdiği basına çıkmıştı.
“BURSLARI ÖĞRENCİLERDEN GERİ ALIP…”
Savcılık mütalaasında ÇAGİAD-ÇOMÜ’ye bağlı Esbav vakfı ile ilgili şüpheliler H.S, B.A, E.K, H.H.M, O.G, C.H.E, S.E ve Ş.K isimli 8 şahıs hakkında verdiği mütalaasında şu ifadelere yer verdi; “Kamu kurum ve kuruluşlarının vakıf ve dernek tüzel kişiliklerinin aracı kılınarak dolandırıcılık suçundan sanıkların ayrı ayrı 32 defa cezalandırılmalarını, ayrıca sanıklar hakkında dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık suçundan 5 defa ayrı ayrı cezalandırılmalarını, sanık E.D hakkında dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık suçundan 1 defa ayrı cezalandırılması için kamu davası açılmış olsa da, Esbav aracılığı ile muhtaç öğrencilere burs verileceği konusunda protokol yapıldığ bu doğrultuda esnaf ve işadamlarının vakıf hesabına para yatırdıkları, burs alacak öğrencilerin vakıf tarafından değil; ÇAGİAD tarafından belirlendiği, öğrencilerin cemaate yakın veya cemaat evlendire kalan öğrenciler oldukları ve ev ağabeyleri aracılığı ile öğrencilerin hesabına yatan bursların ellerinden alındığı, paranın bir şekilde örgütün üst yönetimine aktarıldığı tespit edildiği, darbe girişimi ardından burs alan öğrenciler ile ÇAGİAD ile bağlantılı birçok kişi hakkında Silahlı Terör Örgütüne üye olma suçundan işlem yapıldığı, ÇAGİAD’ın hesabına yatırılan paraların burs verilmesinden ziyade örgüte para aktarmaya yönelik olarak gerçekleştirildiği, para yatıran kişilere karşı sanıklarca iradelerin fesata uğratılmasına yönelik bir eylem olmadığı, sanıkların bu işte aracılık yapması şeklinde gerçekleştirdikleri eylemlerin örgüt üyeliği kapsamında faaliyet olarak değerlendirilmesi gerektiği, sanıkların üzerine atılı dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmaması nedeniyle ayrı ayrı beraatlarına.”.
TERÖRİZMİN FİNANSMANI SUÇLAMASI!
68 sanığın bazıları hakkında da Terörizmin Finansmanı suçlaması, okul ve yurt açarak örgüte yüklü miktarlarda finans kaynağı sağladıkları, örgüte para aktardıkları, yurt ve okullarda yetiştirilen öğrencilerin devlet kurumları içerisinde sistematik bir şekilde örgüt adına faaliyetlerde bulunmak üzere yetiştirdikleri iddiaları da yer aldı. Söz konusu suçlamalardan yargılanan sanıklar H.S, B.A, E.K, H.H.M, O.G, C.H.E, S.E ve Ş.K hakkında savcılık ayrıca; ÇAGİAD ile ÇOMÜ’ye bağlı Esbav vakfı aracılığı ile öğrencilere dağıtılmak üzere toplanan paralar hakkında; “…Burs protokolü doğrultusunda öğrencilere burs verileceği duyurusuyla toplanan paranın tutarının 282 bin 200 lira olduğu, bu paranın örgüt faaliyetinde kullanılmak üzere örgüte aktarıldığı anlaşılmış ise de; bu hususun örgütsel faaliyet kapsamında değerlendirilebileceği, dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetildiğinden, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama suçunun gerçekleşmediği anlaşıldığından sanıkların beraatlarına..”
KARAR DURUŞMASI 10 KASIM’DA..
6 yıldır devam eden ve savcının mahkemeye verdiği mütalaası sonrasında karar duruşması için 10 Kasım 2021 tarihi kararlaştırıldı. Öte yandan aralarında Çanakkale İmamı olarak bilinen Abdullah Ülker’in de aralarında bulunduğu Bekir Baz, Muhammed Feyyaz isimli firari sanıkların yakalama kararlarının infazının bekletilmesine karar verildiği öğrenildi.
Editör: TE Bilisim