Altı partinin uzun süredir beklenen Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem mutabakatının içeriği sonunda açıklandı ve liderlerinin imzası ile mühürlendi. Tüm Türkiye’nin dikkatle izlediği törende Çanakkale Milletvekili ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, partilileri başta olmak üzere Çanakkalelilerin gurur kaynağı oldu.
6 temel bölümden oluşan sistem çalışmasına göre; Cumhurbaşkanı partiler üstü ve tarafsız olacak, görev süresi 7 yıl olacak. Cumhurbaşkanı bir dönem görev yapacak ve bir daha aktif siyasete dönemeyecek. Milletvekili seçimi 5 yılda bir yapılırken, seçim barajı yüzde 3'e düşürülecek, yurt dışı seçim çevresi oluşturulacak. Milletvekilleri, siyasi parti yöneticileri ve belediye başkanlarının uymakla zorunlu olduğu bir Siyasi Etik Kanunu çıkarılacak.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal dün Ankara Bilkent Otel'de düzenlenen Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Sunum ve İmza Töreni’ne katıldı.
6 LİDER İMZA ATTI
Altı lider mutabakat metnine, çalışmayı yürüten genel başkan yardımcılarının sunumlarının ardından imza attı. Tören salonuna birlikte giren liderlerin salondaki ve imza sırasındaki oturma düzeni, davetiye de uygulanan alfabetik sıraya göre oldu.
AYNI ANDA İMZALADILAR
Sunumun ardından liderler sahneye davet edildiler ve mutabakat metnine aynı anda imza attılar. İmzaların ardından toplu fotoğraf çektiren liderler, salondan gelen alkışlara, alkışla karşılık verdiler."Giriş", "Yasama", "Yürütme", "Yargı", "Temel hak ve özgürlükler" ve "Kamu yönetimi ve siyasi etik" olmak üzere altı bölümden oluşan çalışmanın her bir bölümü, metni hazırlayan komisyonda görev yapan isimler olarak, CHP'den Muharrem Erkek, DEVA Partisi'nden Mustafa Yeneroğlu, Demokrat Parti'den Bülent Şahinalp, Gelecek Partisi'nden Ayhan Sefer Üstün, İYİ Parti'den Bahadır Erdem ve Saadet Partisi'nden Bülent Kaya tarafından sunuldu. Giriş, yasama, yürütme, yargı ve demokratik sistem olmak üzere altı ana başlığı sundular. İlk sözü alan CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, 16 Nisan 2017 referandumunu anımsattı. Erkek, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi üzerinde durdu.
“SİSTEM, DARBE GİRİŞİMİNİN ARDINDAN; OHAL ŞARTLARINDA DEĞİŞTİ”
Sözlerine “Savaşa Hayır” diyerek başlayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek; “Toplumu en geniş yelpazede temsil eden altı siyasi parti olarak bizler, Türkiye’nin yıllardır görmeyi umut ettiği tarihî bir çalışma için bir araya geldik. Yarının Türkiye’sini inşa etmek için hazırladığımız Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni üzerinde, demokrasinin temel ilkeleri olan istişareyi ve uzlaşmayı esas alan yoğun bir çalışma gerçekleştirdik. Bilindiği üzere Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine 16 Nisan 2017 referandumu ile geçilmiştir. Türkiye siyasi tarihinin en önemli anayasa değişikliklerinden biri olmasına rağmen referandum süreci, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen olağanüstü hal şartlarında gerçekleşmiştir” dedi.
“41 GÜNDE YAPILAN ANAYASA İLE DEĞİŞİKLİĞİ İLE ÖZGÜRLÜKLER KISITLANDI”
Darbe girişimi sonrasında MHP Lideri’nin önerisi ile Türkiye’nin 41 günde yapılan değişikliklerle Cumhurbaşkanlığı Sistemine OHAL döneminde geçildiğine dikkat çeken Erkek; “Bu dönemde demokrasinin asli gereği olan çoğulculuk ve uzlaşma ilkeleri yok sayılmış, anayasa değişikliği geniş toplum kesimleriyle, siyasi partilerle, sivil toplum kuruluşlarıyla, üniversitelerin anayasa kürsüleriyle ve barolarla müzakere edilmemiştir. İki partinin genel başkanının belirlediği dar bir komisyon tarafından hazırlanan bu anayasa değişikliği, demokratik bir biçimde müzakere edilmeden, komisyonda ve Genel Kurul’da 41 gün gibi kısa bir sürede kabul edilmiştir. Devletin tüm imkânları “Evet” kampanyası için seferber edilmiş, muhalefet partileri ile sivil toplum örgütlerinin toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakları bile kısıtlanmıştır” ifadelerine yer verdi.
“EGEMENLİĞİ ŞAHSİLEŞTİREN BU SİSTEME KARŞI ÇIKIYORUZ”
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin toplum için neden yanlış olduğunu açıklayan Muharrem Erkek; “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Neden Yanlıştır? Bu sistem, yönetimde kişiselliğe ve keyfiliğe yol açmış; Cumhurbaşkanı’na yasama, yürütme ve yargıyı güdümü altına almasını sağlayan çok geniş ve denetimsiz yetkiler tanıyarak otoriter bir yönetim yaratmıştır. Bizler, anayasal devlet anlayışına aykırı, demokratik hukuk devletini temelinden zedeleyen ve egemenliği şahsileştiren bu sisteme karşı çıkıyoruz. Çünkü bu sistemde, Anayasa’daki tarafsızlık yeminine rağmen, parti genel başkanlığı ile devlet ve hükümet başkanlığı tek kişinin şahsında birleşmiş; partili Cumhurbaşkanı, ülkenin sorunlarını daha da derinleştirmiştir” ifadelerine yer verdi.
“MAHKEMELERİN BAĞIMSIZLIĞI VE TARAFSIZLIĞI ZEDELENMİŞTİR”
Yapılan sistem değişikliği ile Türk Yargısının bağımsızlığını ve tarafsızlığının zedelendiğine dikkat çeken Muharrem Erkek; “Meclis’in yasama yetkisi yürütme ile paylaşılırken, denetim yetkisi ise işlevsiz hale getirilmiştir. Yüce Meclis’in millet adına kullandığı devredilemez bütçe hakkı dahi ortadan kaldırılmıştır. Hâkimler ve Savcılar Kurulu, Cumhurbaşkanı’na tanınan doğrudan ve dolaylı atama yetkileriyle, yürütmenin vesayeti altına girmiş, partili Cumhurbaşkanı bağımsız ve tarafsız yargıyı yok etmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin iktidarın baskı ve tehdidi altında olması ve üyelerinin neredeyse tamamının Cumhurbaşkanı tarafından atanması, Yüksek Mahkeme’nin bağımsızlığını ve tarafsızlığını zedelemiştir” ifadelerine yer verdi.
“BİZLER GEÇMİŞİN DAR KALIPLARINI RET EDİYORUZ”
Hazırlanan ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” mutabakat metninin geçmişin dar kalıplarından bağımsız bir şekilde hazırlandığına dikkat çeken Muharrem Erkek; “Bu noktada özenle altını çizmek istediğimiz husus şudur ki bizler, geçmişin dar kalıplarını da reddediyoruz. Geçmişin tecrübelerinden istifade ederek, geçmiş uygulamaların ortaya çıkardığı demokrasi sorunlarına ve vesayetçi uygulamalara bir daha imkan vermeyecek yeni bir sistemi inşa etme kararlılığındayız” ifadelerine yer verdi.
“BU, YENİ BİR BAŞLANGIÇTIR”
Millet İttifakını oluşturan 6 siyasi parti genel başkanının imza atacağı mutabakat metni için Erkek; “İşte bu inançla, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem önerimizle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini sona erdirirken geçmişe dönmüyor, Türkiye Cumhuriyeti’nin köklü devlet ve Cumhuriyet tecrübesini demokrasi ile taçlandırmayı hedefliyoruz” dedi.
“YARGI BAĞIMSIZLIĞINI, TEMEL HAK VE ÖGÜRLÜKLERİ GÜVENCEYE ALACAĞIZ”
Türkiye’nin neden Güçlendirişmiş Parlamenter Sisteme ihtiyacı olduğu ise Muharrem Erkek şöyle açıkladı; “Çünkü ülkemiz, Cumhuriyet tarihinin en derin siyasi ve ekonomik krizlerinden birini yaşamaktadır. Bu krizin en önemli sebebi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı altındaki keyfî ve kural tanımaz sistemsizlik ve yozlaşmış iktidardır. Bizler, altı siyasi parti olarak, dünyanın ve ülkemizin demokrasi tecrübeleri ışığında, adaleti tesis etmek, farklılıklarımızı zenginlik kabul ederek bir arada özgürce yaşamak, toplumsal huzuru ve barışı sağlamak, tüm vatandaşların insan onuruna yaraşır bir hayat sürmesini güvence altına almak, çoğulcu ve demokratik bir Türkiye’yi inşa etmek ve gelecek nesillere de bu değerleri miras bırakmak için bir araya geldik. Söz veriyoruz: Hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığı esasına dayanan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemde, temel hak ve özgürlüklerin tamamını ve kurumsal kültürün hâkimiyetini güvence altına alacağız” dedi.
“KAMU YÖNETİMİNDE EŞİTLİK, TARAFSIZLIK VE LİYAKAT ESAS ALINACAK”
Kamu kurumlarında şeffaflık, eşitlik ve liyakati esas alacaklarını taahhüt eden Muharrem Erkek; “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem; düşüncelerin özgürce ifade edildiği, din ve vicdan özgürlüğünün, basın özgürlüğünün, kadın haklarının, çocuk haklarının, çevre haklarının tam anlamıyla korunduğu özgürlükçü bir sistemdir. Bu sistem, devletin tüm kurumlarının hiçbir ayrım yapmaksızın tüm vatandaşlarına eşit mesafede olduğu çoğulcu bir sistemdir. Bu sistem, kamu yönetiminde eşitlik, tarafsızlık ve liyakat ilkelerinin esas alındığı, yolsuzlukla etkin mücadele edildiği, düzenleyici ve denetleyici kurumların bağımsızlıklarının sağlandığı, üniversitelerin özgürleştiği bir sistemdir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem, şeffaf ve hesap verebilir bir sistemdir. Bu sistemde siyasi makamların millete hizmetten başka hiçbir amacı olmayacaktır. Bunun güvencesi de hazırlayacağımız Siyasi Etik Kanunu’dur” dedi.
“GELECEK NESİLLERE BARIŞ VE HUZUR GETİRMESİ İNANCIYLA TAAHHÜT EDİYORUZ”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek sunumunu ise şu sözlerle noktaladı; “Sonuç olarak bizler, ortak idealimiz olan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi, milletimize ve gelecek nesillere barış ve huzur getirmesi inancıyla hayata geçirmeyi taahhüt ediyoruz”
48 sayfalık bir kitapçıkta toplanan ve önsözünde, “Yarının Türkiye’sini inşa etmek için milletimizin talepleri doğrultusunda önemli bir adım attık. Ülkemize adalet, barış, refah ve huzur getirmesi inancıyla bu sistemi hayata geçirmeyi taahhüt ediyoruz” ifadelerinin bulunduğu çalışmada önce çıkan taahhütler, bölümler halinde özetle şöyle:
Yasama
- TBMM seçimleri 5 yılda bir yapılacak.
- Seçim barajı %3’e düşürülecek.
- Seçim sistemi, nispi temsil sistemi olarak uygulanacak. Yurt dışında yaşayan 6 milyon vatandaş için yurt dışı seçim çevresi oluşturulacak.
- En az %1 oy alan partiler Hazine yardımından faydalanacak.
- Cumhurbaşkanı’nın, veto yetkisine son verilecek.
- Yazılı soru önergelerine süresi içerisinde cevap vermeyen bakana yaptırım uygulanacak.
- Hükümet, Başbakan ve Bakanlar hakkında gensoru verilebilecek. Hükümet ile Başbakan hakkında gensoru, yapıcı/kurucu güvensizlik oyu şartına bağlanacak.
- Devlet sırrı ve ticari sır kavramları, Meclis’in bilgi edinme ve denetim yetkilerini engellemeyecek şekilde yeniden tanımlanacak.
Yürütme
- Cumhurbaşkanı’nı halk tarafından yalnızca bir dönem için seçilecek. Görev süresi 7 yıl olacak,
- Cumhurbaşkanlığı makamı tarafsız bir makam olarak düzenlenecek, varsa partisi ile ilişiği kesilecek.
- Görevi sona eren Cumhurbaşkanı aktif siyasette görev alamayacak.
- Başbakan, TBMM üyeleri arasından belirlenecek.
- Başbakan’ın belirlenmesi bakımından, Cumhurbaşkanı Meclis’te en çok milletvekiline sahip siyasi partiye hükümeti kurma görevini verecek.
- Hükümetin Anayasa’da öngörülen sürede kurulamaması halinde görev, milletvekili sayısıyla doğru orantılı olarak diğer siyasi partilere sırasıyla verilecek.
- Bakanlar, TBMM üyeleri veya ihtiyaç halinde milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olanlar arasından Başbakan tarafından atanacak.
- Hükümetin kurulmasında basit çoğunluk, düşürülmesinde ise salt çoğunluk esas alınacak.
- Hükümete istikrar kazandırmak için gensoru ile yapıcı güvensizlik oyu birleştirilecek. Hükümetin düşürülebilmesi, TBMM’nin üye tam sayısının salt çoğunluğuyla yeni hükümetin seçilmesi şartına bağlı olacak. Yeni hükümetin kurulması güvence altına alınmadan mevcut hükümet düşürülemeyecek.
- OHAL ilan etme yetkisi Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu’na ait olacak. Bu yetki, TBMM onayına tabi tutulacak.
Yargı
- Tutuklamanın istisna olması ilkesinin titizlikle uygulanması için tedbir alınacak.
- Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AHİM) içtihatları ile uyumlu kararlar alınması ve verilen kararların derhal uygulanmasını sağlayacak düzenlemeler yapılacak.
- Görevini kötüye kullanarak AYM veya AHİM'in hak ihlali kararına sebep olarak devleti tazminata mahkûm ettiren, zarara uğratan hâkimlere ve savcılara tazminat ve zarar rücu ettirilecek.
- HSK kaldırılarak iki farklı kurul oluşturulacak. Adalet Bakanı ve Müsteşarı, Hakimler Kurulu’nda yer almayacak.
- Çoklu baro uygulamasına son verilecek.
- AYM'ye iptal davası açabileceklerin kapsamı genişletilecek. Cumhurbaşkanı, siyasi parti grupları ve Meclis üye tam sayısının onda biri kadar milletvekili iptal davası açabilecek.
- Yargıtay üyeleri, Hakimler Kurulu ve Savcılar Kurulu tarafından seçilecek.
- YSK, Anayasa’da yargı bölümü içerisinde bir yüksek mahkeme olarak düzenlenecek.
- Sayıştay, Anayasa’da bir yüksek mahkeme olarak düzenlenecek.
Temel hak ve özgürlükler
- İfade özgürlüğü; şiddete teşvik, nefret söylemi ya da kişilik haklarına saldırı durumları dışında sınırlandırılamayacak.
- Kadına yönelik şiddetle etkin şekilde mücadele edilecek. Şiddetin önlenmesi adına uluslararası sözleşmeler ve ulusal mevzuat hükümleri etkili şekilde uygulanacak.
- Eğitim müfredatına ilkokul 1. sınıftan itibaren insan hakları ve kadın-erkek eşitliği dersleri konulacak.
- Çevre konusunda uzmanlaşmış yargıçların görev yapacağı “Çevre Mahkemeleri” kurulacak.
Kamu yönetimi ve siyasi etik
- Mülakat uygulamalarına son verilecek, yazılı sınav sonuçları esas alınacak. Yazılı sınavda en yüksek puan alandan başlamak üzere personel alımı yapılacak.
- Yolsuzlukla mücadeleye yönelik mevzuat, Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu (GRECO)’nun tavsiye kararlarıyla uyumlu hale getirilecek. İdari, yargı ve TBMM denetimi etkinleştirilecek.
- Kayyum uygulamalarına son verilecek.
- YÖK kaldırılarak yerine koordinasyon görevi ile sınırlandırılmış üniversiteler arası bir kurul tesis edilecek.
- TBMM üyelerinin, bakanların, siyasi parti genel merkez yöneticilerinin ve belediye başkanlarının uymaları gereken Siyasi Etik Kanunu hazırlanacak.
- Milletvekilleri ve bakanların, konuşma ve katılımlarına karşılık ücret veya bağış aldıkları durumlarda, belirli bir miktarı aşan meblağlarda beyan yükümlülüğü öngörülecek.