Yaşadığımız şu günlerde sosyal medya ve diğer medya unsurlarının tümünde bir tartışma almış başını gidiyor. Konu hep aynı ‘z kuşağı ve z kuşağının tercihleri’. Z kuşağının ne olduğu ve tercihlerini derinlemesine ele almadan önce konuya daha hakim ilerleyebilmek adına genel hatlarıyla kuşaklar ve özelliklerini belirtmenin faydalı olacağını düşünüyorum. Türkiye özelinde araştırma yaptığımızda Türkiye’de bulunan 6 kuşakla karşılaşıyoruz. Bu kuşaklardan aktif olarak çalışma hayatında halen kendine yer bulanlar sırasıyla Bebek Bombardımanı Kuşağı, X Kuşağı, Y Kuşağı iken; ilk bireyleri yeni reşit olan Z Kuşağı da önümüzdeki birkaç sene içinde çalışma hayatına katılımını gerçekleştirecektir. Kısaca özetlemek gerekirse Bebek Bombardımanı Kuşağı: İkinci dünya savaşının yıkıcı etkilerinin olduğu dünyada hayata gözlerini açmış, dünyada ki tüketim alışkanlıklarının değişmesini, seri üretimin getirdiği zenginleşmeyi ilk deneyimleyen kuşaktır. Kaynaklara göre farklılık göstermekle birlikte 1943-1964 arası doğan kişiler bu kuşakta ele alınmaktadır. En büyük özellikleri işkolik olmaları ve çalışmak için yaşamak felsefesini benimsemiş olmalarıdır. İtaatkar, otoriter ve fedakar olmaları diğer özellikleridir. Kendilerinden sonraki kuşaklar tarafından teknolojiye uzak, uyumsuz, yeniliklere karşı olarak nitelendirilmektedirler. Genç olan kuşaklar kendinden önceki kuşağa bu eleştiriyi sık getirdiğini birçok kaynakta görmekteyiz. X Kuşağı 1965-1979 yılları arasında doğan bireyleri içine alan kuşaktır, kuşağın en büyük özelliği yenilenen bir dünyanın içinde kendilerine yer bulmalarıdır. Soğuk savaş bitmiş renkli televizyonlar evlere girmeye başlamış dünya X Kuşağıyla birlikte yenilenmiştir. Kuşağın kapsamında ki bireyler kuvvetli bireysellik ve sorumluluk almaktan hoşlanma davranışlarını sergilerler günümüzde iş dünyasının zirvesinde genel olarak X Kuşağındaki bireyleri görüyoruz bu sebeple X kuşağı bireyleri anlamak Y kuşağında çalışma hayatının orta ve başlarında olan bireyler için önemli. Y kuşağı 1980-2000 arasında doğan bireylerdir, dünyanın dengelerinin daha sabit, savaşların ve kıtlıkların yaşanamadığı stabil bir ortamda dünyaya gelmişlerdir. Y kuşağı dijital dünyayla büyüyen ilk kuşak olma özelliğine sahiptir, birden fazla işe odaklanabilme, şartlara kolay uyum sağlama en büyük özellikleridir. En olumsuz özellikleriyle yapılan işten kolay sıkılmaktır, bu sebeple kuşağın üyesi bireyler yaptıkları işte anlam ve duygu arama eğilimindedir. Tüm tartışmaların çıkış noktası olan Z kuşağıysa kimi kaynaklara göre 1997 kimi kaynaklara göre 2000 sonrası doğan bireyleri kapsıyor. Z Kuşağının en önemli özelliği internetin, dijitalin gelişimini görmeksizin direkt olarak içine doğmasıdır. Bu sebeple sosyal medya ve teknolojik aletlere olan ilgileri yüksektir. Genel olarak bilgiye değil deneyime önem gösterme eğilimi içindedirler. Önceki kuşakların sergilediği birçok değer yargısına katılmaz, kendi değer yargılarını oluşturma güdüsüyle yaşarlar. Önceki kuşaklarda ünlü kişilerin hata yapması problemken Z kuşağı için problem değildir. Medya kanallarında ünlü olmanın daha hızlı bir süreçle yaşandığı bu günlerde ünlüleri daha az umursayıp hatalarını affedici olmaları normal karşılanabilir. Kuşakların hepsinin kendine has özellikleri varken son haftalarda ülkemizde Z Kuşağı neden popüler oldu? Aslında çok basit diğer tüm kuşaklar oy kullanma sürecini geçirdi üzerlerinde gerekli araştırmalar yapıldı, X ve Y kuşağı için halihazırda veri bulunmakta ve siyasi olarak tercihleri anlaşılabilir durumda. Ancak 2021’de erken seçim olması durumunda oy kullanması beklenen yaklaşık 9 milyon kişilik Z kuşağı seçimlerin kaderini değiştirebilecek güce ulaştı. Son yapılan yerel seçimlerde bağımsız anket kuruluşlarının paylaştığı bilgilere göre Cumhuriyet Halk Partisi adaylarının büyük şehirlerde yaşadıkları başarının sebeplerinden biri Z kuşağına mensup bireyleri çok büyük oranlarda iktidar partisi karşıtı görüşte olmasıdır. Anket kuruluşlarının sağladıkları veriler farklılık göstermekle beraber Z Kuşağı büyük ölçüde muhalif. Muhalif olmalarının sebepleri yine kuşağın özelliklerinde yatıyor, internetin içine doğmuş Z Kuşağının hayat boyu öğrenme felsefesini benimsemiş olması ve dünyadaki haberlere önceki nesillere göre ulaşımının çok kolay olması dünya ve yaşadığı ülke karşılaştırmasını daha kolay yapabilmesine sebep oluyor. Dünyada küresel internet uygulamalarında kısıtlama olmazken ülkemizde kısıtlamaya gidilmesi Z Kuşağının anlayabileceği bir durum değil gibi gözüküyor. Kuşağa mensup bireyler çok küçük yaşlarından itibaren internet kullanımı içinde olduklarından birçok içerik içinden kendileri seçim yaparak yaşamaya alışmış, bu sebeple içerik kısıtlamasına gitmek yetiştikleri dünyanın kurallarını ters geliyor. Ayrıca yaşam şartları, gitgide büyüyen işsizlik sorunu yeni iş hayatına giriş yapmaya çalışan Z kuşağının tercihlerini şekillendiriyor. Erken olur veya olmaz ancak gelecek seçimlerin en gözde kuşağı Z Kuşağı olacak gibi gözüküyor. Siyasi partilerin başarıya ulaşmak için gençlerle arasını iyi tutması yaşadığımız günlerde artık bir tercih değil zorunluluk olmuş durumda. Gelecek seçim kampanyalarında siyasi partilerin Z Kuşağı için yol haritasını hep birlikte göreceğiz.