Bir Bigalı olupta bu efsaneyi duymayan yoktur diye düşünüyorum ama ben tekrardan bir hatırlanmasını istedim. Çocukluğumdan beri belki de yüzlerce kişiden dinlediğim bu efsane benim gözümde Balıkkaya'yı nedense hep bir gizemli ve çekici kıldı. Yerel halktan da dinlediğim kadarıyla Balıkkaya'nın içinde büyük bir su kütlesi olduğunu düşünenlerin sayısı fazlaca mesela, kimine göre ise orası anlatılan efsanenin de etkisiyle büyülü ve gizemli bir yer tabi bunların yanında Balıkkaya'nın da kendi güzel konumunu göz ardı edemeyiz .bulunduğu konum itibari ile hem manzarası hem de bol oksijenli temiz havası ile Bigaya gelen turistlerin ilgi odağı olan bir yer.
Balıkkaya Efsanesi
Balıkkaya'nın Biga'ya bakan kısmındaki mağaranın içind e kucağında bebeği olan kadına benzetilen bir kaya bulunuyor. Efsaneye göre bu kadın Allah'ın gökyüzünde olduğunu ve ona ulaşmak için kırk veya bin deveyi üst üste koymanın yeterli olacağını düşünür. Allah'a erişemediğinde taş olmayı göze alan kadın, bir gün kırk veya bin deveyi üst üste dizer. Kendisi de en üste çıkar ancak Allah'a ulaşamayarak orada taş olur.Bu taş kadının ve devenin ayak izlerinin Balıkkayada olduğuna ve kadının göğüslerinden önceleri süt şimdi ise su aktığına inanılır.
İşte efsane bu, tabi bu güzel efsaneyi yaşatmak, gelecek kuşaklara aktarmak ve gelen turistlerin de ilgisini çekmesi açısından mesire alanına bununla ilgili güzel bir köse belediye tarafından kültür amaçlı oluşturulabilir. Sonuç itibari ile Atalarımızın da dediği gibi "söz uçar yazı kalır." Unutulmaması dileğiyle...
Editör: TE Bilisim